Bugün yani 24 Ekim 2015’te @4BAkademi çatısı altında 20-30 yaş arasındaki Genç Profesyonellerin güzel bir etkinliğine katıldım.
#GördükDuydukAnlatıyoruz konusuyla yola çıktılar. Konferans içeriğine buradan ulaşabilirsiniz. 12 genç profesyonellerin gerçekleştirdiği güzel bir etkinlikti. 2015 Proje Raporu da yayınlamışlar, buradan inceleyebilirsiniz. Bana daha önce bünyesine dahil olduğum GençLiG Vakfı‘nın tadını verdiler.Tekrardan tüm ekibe teşekkür etmek gerekir. Güzel heyecanlarıyla bizleri aydınlattılar.
Her sunumda Y’lerin taleplerini gözlemledim. Biz şöyleyiz, biz böyleyiz, biz bunu isteriz vs. Hep bir talepkar ve alttan alta X’leri tehdit edercesine cümleler 🙂 Biz bunların gerçekleşmesi için ne yapıyoruz? Çözüm önerilerimiz neler?
Esnek çalışma saatleri ve ofis dışı çalışma şekilleri… Bunu uygulayan şirketler var fakat bunu her sektöre her departmana ve her şirkete uygulanması imkansız. Benim bir yazılım şirketim olsa, ofis dahi açmam mesela. Ne gerek var, çalışan 3 saat şirkete gelmek için trafiği çekecek, sonra bilgisayarına kapanıp kod yazacak vs. Bana istediğim yazılımı istediğim özellikte ve bitmesi gereken zamanda bitirsin bana yeter. Muhasebe departmanı evinden fatura kesemez. Lojistik ürünleri evinin deposuna konumlandıramaz. Bazı sektör ve bazı departmanlar için bu talepler imkansız.
Sahibinden.com , Google gibi şirketlerin çalışma ortamları neden bizde yok? Soruyu ben kendime şu şekilde sordum; “O ortamda neden ben yokum?” Evet, asıl sorun kendimizde. Biz bir şeyleri başarırsak elde edebiliriz. Google’da çalışmak o ortam resimleri kadar keyifli değildir elbet, bir bedeli vardır 🙂 Bizim şirketlerimize de bir bedel var. O ortamı sağlayabilecek fiziksel şartlar var mı, o alanların yaratılması için bütçe var mı ve bu yatırımın geri dönüşü gerçekten pozitif yönde mi olacak?
Stajyer sömürüsü, bilgi sahibinin yönetici olması, toplantı sürelerinin kısıtlanması gibi konular aslında işverenin değil bizim problemlerimiz. Geçen sene stajyer mülakatları yapmıştım. Bir stajyere amacın nedir dediğimde “zorunlu stajımı tamamlamak” diye ifade etti. Bir başka mülakatımda ise aday amacını ve kuruma katacağı projeleri hazırlamıştı bile. Beklentilerini sorduğumda ise haftada 3 gün gelebileceğini ve 3 bin TL istediğini, kendisi ile devam etmek istediğimiz taktirde 4 bin TL istediğini belirtti. Burada demek istediği ben buraya bir şeyler katacağım ve bunun hakkı da budur demek istedi. Stajyerleri işverenler sömürmüyor, biz onlar arasında amaçsız bu gel gitlerini değerlendirmek istiyoruz aslında 🙂
Biz uzaydan mı geldik? Sanırım 🙂 Çünkü daha biz kendimizi tanımıyoruz. Bir sunumda Y’ler bireyci derken diğer sunumda takım çalışmasına değer veriyor denildi.
Sunumlarda ifade edilen bir durumun arkasında bir çok gizli etken var. Bu talepler kısa vadede gerçekleşemeyecek. X’ler ile Y’ler birbirlerini anlamaya çalışırken Z’ler geldi. Değişim kendimizde başlar. Başkalarının özellikle X’lerin alışkanlıklarını değiştirmemiz çok zordur. Biz bu eksikliklerden ve yapılan hatalardan kendimize ders çıkarıp Z’lere hazırlıklı olmalıyız. Yönetme sırası bizde !
Eyyy Y’ler ! Bence kendimize şu soruyu soralım; Haklı mı olmak istiyoruz yoksa Mutlu olmak mı istiyoruz?
Eğitim Sunumları ve Sunucular;
Nasıl bir çalışma yaşamı bekliyoruz? – Selin Seçmeer
Nasıl verimli çalışırız? – Ayşe Demirbaş Alacaoğlu
Nasıl bir gelecek istiyoruz? – Tülin Fidan
Bizce neler değişmeli? – Seda Küçük
Türkiye’de genç işsizliği – Ceylan Tarhan
Türkiye’de genç işgücü – Nurseli Fidan
Y Kuşağının sancısı – Bahar Çolak
Uzaydan gelmedik, buralıyız 🙂 – Gayenur Musluoğlu
Üniversiteden iş yaşamına geçişte düş kırıklıklarımız ve beklentilerimiz – Sibel Hilal Şengül
Nasıl yönetilmek istiyoruz? – Nil Madi