ÇALIŞAN MEMNUNİYET ANKETİ ve ANALİZİ

İnsan Kaynakları Departmanı çalışanları olarak, şirketimizin belirlenen hedeflerine ulaşabilmesi adına planlamamız çerçevesinde en verimli sonuçları elde etmeye çalışıyoruz. Sürecin veya sonucun en büyük destekçileri ve değerlendiricileri çalışanlarımız oluyor.

Bu süreçte;

  • Çalışanlarımızın memnuniyetini ölçmede yani durum tespit yöntemi olarak,
  • İyileştirme ihtiyacı olan noktaları belirlemede yani sorun analiz yöntemi olarak,
  • Çalışanlarımızdan geri bildirim almada yani çözüm geliştirme yöntemi olarak,
  • Uygulamalarımızın etkinliğini ölçmede yani durum tespit yöntemi olarak,
  • Çalışanlarımızın bağlılıklarını ölçmeden periyodik olarak Çalışan Memnuniyet Anketi düzenliyoruz.

Çalışan Memnuniyet Anketi, genel bir analiz olup sadece yapıldığı dönemin analizlerini bize veriyor. Mevcut durumu bize verdiği için çalışanların iç motivasyonunu yükseltme ya da memnuniyetlerini artırma garantisi veremiyor. Yönetici ve çalışanlardaki egosal tutum, kurum içinde iletişim eksikliği ve geribildirim kültürünün yerleşmemiş olması da anket sürecini riske sokabiliyor.

Çalışanın ve yönetimin birbirinden olan beklentiler üzerinde mutabık kalındığı sürece ve birbirlerinin değerlerine saygı gösterdikleri sürece sağlanacak memnuniyet düzeyi iki taraf için kazan-kazandır.

Çalışan memnuniyetini sağlamak adına öyle durumlar söz konusu ki memnuniyeti sağlamak olası bile değil;

  • Sevmediği işi yapsa da yüksek maaşı sebebiyle bu duruma katlanan,
  • Sosyal hayatındaki olumsuz gidişatının sebebini iş hayatına bağlayan veya iş hayatına taşıyan,
  • İş ortamını sevmesine rağmen sevmediği yöneticisiyle çalışmak zorunda kalan.

İşte bu ve buna benzer durumda olan çalışanların memnuniyetsizliğini düzeltmek gerçekten çok zor. Her ne kadar yılda bir veya iki defa çalışan memnuniyetini ölçmek istesek de aslında çalışanların memnuniyetleri her gün değişebiliyor. İş hayatımıza o kadar çok etki eden değişken faktörler var ki her gün aynı istikrarlı memnuniyeti sağlamak çok zor, bunu kabul edelim. Bazı firmaların da günlük memnuniyet oranını ölçerek aksiyon aldıklarına dair duyumlar aldım. Çok hoş bir uygulama olarak gözükse de her gün yaşanacak bir memnuniyetsizlik durumunda bir aksiyon alınması gerekiyor yoksa bu uygulama işlerliğini kaybettiği algısı oluştuğu an bütün emekler boşa gitmiş olacak ve tekrar bir geribildirim almak çok zor olacaktır. O sebep, bu anketi hangi amaçla yaptığımızı ve bunun sadece bir anket olmadığını kendimize hatırlatmalıyız.

Çalışan Memnuniyet Anketi sıradan bir anket süreci olmadığı için bunun bir ön hazırlık, uygulama ve raporlama süreçlerini belirlememiz gerekiyor. Anketin hangi amaçla ve hangi yöntemle yapılacağı, hangi zaman diliminde gerçekleştirileceği yönetimle ve çalışanlarla paylaşılmalı. Sonrasında anket süreci eş zamanlı olarak mümkünse online olarak başlatılmalı. Artık son aşama raporlama aşaması. Burada da sonuçlar tüm çalışanlar ile paylaşılmalı ve ilerleyen dönemlerde müdahale edilmesi gereken noktalar ile ilgili aksiyon planları hazırlanmalı. Yoksa anket, anket yapıldı olarak kalacaktır.

Bu anket sürecinin dışarıdan destek alınarak yapılması ve gizlilik ilkelerine sadık kalınması, çalışanlar üzerindeki baskıyı azaltıyor. Bu da şirketinizin içindeki geri bildirimin kalitesini etkileyecek en önemli noktadır. Bu güven ilişkisini sürdürdüğümüz sürece ve gelen geribildirimlere göre aksiyonlar aldığımız sürece kazan-kazan ilişkimiz devam edecektir.

Şimdiden kolay gelsin.
Saygılarımla

HakanMADEN

Bir yanıt yazın

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.